21 Eylül 2016 Çarşamba

Bir Tutam Sevgi

Hayatıma girenler, hep küçük bir adımla ayak bastılar yüreğime.
Ne çok sevecek bir yürek vardı yanlarında, nede sevgimi taşıyabilecek omuz.
Ufacıktı verdikleri umut.
Ben ise Annem'den öğrenmiştim
yoktan var etmeyi, az'dan çok etmeyi.
O ufacık umutlarla kocaman hayaller kurdum mesela,
sundukları birazcık sevgiyi çok büyüttüm gözümde, gönlümde.
Bazen de yokken var ettim onları.
Sabretmeyi de öğretmişti Annem.
Var olduğumu hissettirecek kadar ama boğmayacak kadar bekledim onları bir kenarda.
Sessizce, umutla, sabırla.
Bana bıraktıkları umut kırıntılarıyla düşler kurdum,
yüreğimi isimleriyle süsledim.
Tek bir isteğim vardı oysa;
Bana geldiklerinde, yürekleri de akılları da arınmış olsun istedim.
Bir tutam sevgi,
biraz sadakat ve,
alabildiğince dürüstlük!
Çok güzel bir aşk çıkacaktı ortaya.
Ama beklediğim ya hiç gelmedi,
geldiyse de yarasını sarana kadar kaldı ve gitti.
Akılları ve yürekleri hep dünde kalarak geldiler, yarınlarımı çalarak gittiler.
Onlar farketmedi belki ama,
Yüreğimi isimleriyle süslediklerim birer bıçak izi bıraktılar kalbimde
altında kocaman imzalarıyla.
Şimdi elimde bir kürek,
Hayal kırıklıklarımı süpürüyorum tek tek.
Can kırıklarımı toparlıyorum yerlerden, ayaklarına batar da canları yanar diye!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder